
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi Atatürk Devlet Hastanesi
bahçesinde düzenlediği eylemde Covid-19 nedeniyle yaşamını yitiren sağlık emekçilerini andı, taleplerini açıkladı.
“COVİD Mücadelesinin Kahramanları Sizleri Unutmayacağız” pankartı açan SES üyeleri adına açıklamayı SES Antalya Şube Eş Başkanı Dr.Kaan Taşer yaparken, Antalya Tabip Odası Başkanı Prof.Dr.Nursel Şahin’de bir konuşma yaptı.
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarım;
Salgının başından beri hem sağlık alanında, hem de salgının kontrolü için alınması gereken tüm önlemler konusunda defalarca uyarılarda bulunduk. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere taleplerimizi yetkililere iletmeye çalıştık. Sesimizi duyurmak amacıyla eylemler, kampanyalar düzenledik. Bu süreçte yine taleplerimizin görünürlüğünü arttırmak için sosyal medyada çeşitli faaliyetler yürüttük. Ancak salgının başından itibaren ne sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, ne de halkın korunması için gerekenler yapılmamıştır.
Taleplerimizin başında gelen sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin yaşam hakkına sahip çıkılması, çalışma koşullarımızın düzeltilmesi, risk grubundaki sağlık emekçilerinin izinli sayılması, yeterli ve nitelikli koruyucu donanım sağlanması, rutin test yapılması, sağlık ve sosyal hizmet emekçisi sayısının yeterli düzeyde artırılması, pozitif, şüpheli temaslı sağlık emekçilerinin hiçbir koşulda çalıştırılmaması, taleplerimiz yeterli karşılık bulmadığı için maalesef hemen her gün birden fazla sağlık emekçisi arkadaşımızın hayatını kaybettiği haberini almaktayız. Kaybettiğimiz mesai arkadaşlarımızı anmak ve rakamlardan ibaret olmadığımızı, hayatını kaybeden her bir sağlık emekçisinin birer insan olduğunu vurgulamak, sağlık ve yaşam hakkımıza sahip çıkmak ve bu kayıpların nedeninin alınmayan önlemler olduğuna işaret etmek için bugün bir kere daha alanlardayız. Covid 19 Mücadelesinde kaybettiğimiz sağlık emekçilerini bir kere daha minnetle anıyoruz, sizleri unutmayacağız.
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarım;
Tüm uyarılarımıza rağmen ülkeyi yönetenlerin; halkın sağlığını korumak yerine çarklar dönsün diyerek 1 Haziran itibariyle başlattıkları normalleşme süreci tamda ifade ettiğimiz biçimde salgının yeniden hortlamasıyla sonuçlandı. Vaka sayıları, yoğun bakımda ki hasta sayıları ve ölen hasta sayıları her gün artıyor. Sağlık emekçileri artan vakalarla ve hasta sayılarıyla mücadele etmede zorlanıyor. Her gün bir meslektaşımızı kaybediyoruz. Sadece geçtiğimiz hafta dokuz sağlık emekçisi salgın nedeniyle hayatını kaybetti.
Sağlık emekçileri sadece salgınla mücadele etmiyor, Çorum’da Bayat Devlet Hastanesinde hemşire olarak çalışan Fatma İçuz arkadaşımız hastanede kreş olmadığı için çocuklarını emanet ettiği evde çıkan yangında iki çocuğunu kaybetti, Ankara Şehir Hastanesinde görevli Büşra hemşire Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’tan bir tas aşure istedi diye sosyal medyadan hem de sağlık bakanı etiketlenerek tecavüzle tehdit edildi. Aile Sağlığı Merkezlerindeki sağlık emekçileri artan iş yüklerinin yanında sık sık şiddetin hedefi oluyor.
Sağlık emekçileri hem salgından ölüyor, hem ailelerini koruyamıyor, şidetin her türlüsünün hedefi olurken maalesef hem sağlık bakanı hem de iktidar sahipleri sağlık emekçilerini kaderiyle başbaşa bırakıyor. Maalesef soruna çözüm bulması gerekenler halka sosyal medya üzerinden akıl vermek dışında başka bir şey yapmıyorlar.
Tüm halkımıza buradan bir kere daha sesleniyoruz. Ülkeyi yönetenler virüsle mücadeleyi tamamen halkın inisiyatifine bırakmış durumda. Lütfen kendimizi ve çevremizdekileri korumak için, maskemizi takalım, sosyal mesafemizi koruyalım, hijyen kurallarına uyalım, çalışmak zorunda değilsek mümkün olduğu kadar dışarıya çıkmayalım. Çünkü yönetenler salgınla gerekli mücadeleyi vermiyor, onlar salgınla mücadeleyi değil algıyı yönetmek istiyor.
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarım;
Zaten zor koşullar altında çalışan sağlık emekçileri tüm bu süreç boyunca yorulmuş, tükenmiş, yıpranmış, sağlığından canından olmuştur. Toplu şekilde istifalar, emekli olarak alandan ayrılmalar söz konusudur. Artık bu yolun sonu gelmiştir. Diğer ülke örneklerine baktığımızda salgın boyunca sağlık alanını takviye için emekli olanlar dahi göreve çağırılmıştır. Türkiye'de ataması yapılmayan yüzbinlerce sağlık emekçisi var. Hukuksuza ihraç edilen, güvenlik soruşturmaları bahane edilerek göreve başlatılmayan binlerce sağlık emekçisi var ve göreve çağrı beklemektedir. Artık bu adımın atılması ertelenemez bir zorunluluktur.
Ülkeyi yönetenler ve sağlık bakanı sağlık emekçilerini görmezden gelmeye devam etseler de biz haklarımızı alana kadar mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz.
Tüm bu nedenlerle, ‘’güvenceli iş güvenli gelecek’’ şiarıyla tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin kadroya alınması ve güvencesiz çalışmanın kalıcı olarak sonlandırılması; sağlık ve sosyal hizmet alanlarında yetersiz olan emekçi sayısının kadrolu atamalarla artırılması için her iki alanda da en azından OECD ortalamasına ulaşacak şekilde güvenceli istihdam yapılması düzenlemelerini detaylı olarak içeren bir Kanun Teklifi sendikamız tarafında hazırlamış bulunmaktadır.
Kanun teklifinin karşılık bulmasının, taleplerimizin karşılanmasının sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin mücadelesi ile gerçekleşebileceğinin farkındayız. Bu kanunun yasallaşması için mücadele edeceğiz. Bu kapsamda başlattığımız kampanyamız 24 Eylül’e kadar devam edecektir.
Tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini bu mücadeleye destek vermeye ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin bu dönemde yaşadıklarının- önemlerinin ve sorunlarının farkında olan tüm toplum kesimlerinin de bu mücadeleye destek vermeye çağırıyoruz.
Haberler
-
Dr. Gülizar Yıldırım’ın hasta yakını tarafından darp edilmesini
-
Ambulans ve hastaneleri hedef almasını kınadı
-
Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz! Coğrafyamızda ve dünyada barış istiyoruz!”
-
11. Olağan Genel Kurulu
-
Çalışma Raporu 2020-2023
-
Yemekhane Hizmetleri Kamulaştırılmalıdır!
-
2023 Genel Kurul İlanı
-
Birlikte Mücadele Edersek Birlikte Kazanacağız!
-
Bir Kez Daha SES’imizi Yükseltiyoruz!
-
Umudu Büyüten ve Paylaşan SES 27 Yaşında