Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şube Sekreteri Nazmiye ŞAHİN 5 Mayıs Ebeler Günü dolayısıyla şube binasında basın toplantısı yaptı. Yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı toplantıda konuşan Nazmiye ŞAHİN “Ebelik insanlığın varoluşu ile başlar ve sağlık mesleklerinin arasında tarihi en eski, işlev yönünden de en önemli olan, dünyanın ilk bütüncül mesleğidir” dedi.
Ebeler olarak ağır iş yükü nedeniyle sağlık, sosyal yaşam ve iş güvencesine dair önemli sorunlarımız var” diyen Nazmiye Şahin sorunların çözümü içinde taleplerini sıraladı.
1-Doğurgan nüfus başına düşen ebe sayısı mutlaka arttırılmalı ve personel açığı güvenceli-kadrolu istihdam ile giderilmelidir.
2-Ebelik yasası çıkarılarak iş tanımı muğlaklıktan kurtarılmalı ve ebeler angarya işlerle daha fazla yüz yüze bırakılmamalıdır.
3-Ebelik mesleği ağır ve tehlikeli işler kapsamına alınmalı ve ebeler adil bir biçimde fiili hizmet süresi zammından faydalandırılmalıdır.
4-Ek ödemeler emekliliğe yansımalı ve adil bir biçimde dağıtılmalıdır.
5-İş yerlerimizde maruz kaldığımız her türden riske karşı güvenceli ve güvenli çalışma koşulları sağlanmalıdır.
6-İşyerlerinde şiddet ve taciz çerçevesinde önleyici uygulamalar yaygınlaşmalı ve hukuki yardımdan kadro durumuna bakılmaksızın istisnasız tüm çalışanlar yararlandırılmalıdır.
7-Her iş yerinde 7 gün 24 saat açık, ücretsiz ve anadilinde kreş hizmeti sunulmalıdır.
Hakları ve geleceği için mücadele eden tüm ebeleri kutluyor ve mücadeleyi birlikte daha da yükseltmeye davet ediyoruz.
EBELİK MESLEĞİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE ONURU İÇİN
MÜCADELEYE DEVAM EDİYORUZ
Ebelik insanlığın varoluşu ile başlar ve sağlık mesleklerinin arasında tarihi en eski, işlev yönünden de en önemli olan, dünyanın ilk bütüncül mesleğidir ve bu mesleğin hedefinde “bakım” daima kadın merkezli olmuştur. EBELİK eyleyişi tarihin ilk çağlarından bu yana insanın yaşama doğması ve var olmasına yardım etmiştir. Kadının, bedeni ile yaşamı yeniden üretirken yanında yine bir kadın vardı. Kadınla başlayan ve onun merkezde olduğu bu hikaye, erkeğin her alanda olduğu gibi bu alanda da kadını arka plana itmesi ile devam etmektedir.
Bugüne geldiğimizde bu itilme biçimi çalışma yaşamında değişik biçimlerde deneyimlenmektedir. Ebeler olarak ağır iş yükü nedeniyle sağlık, sosyal yaşam ve iş güvencesine dair önemli sorunlarımız bulunuyor. Sağlık hizmetinin sunumunda bu kadar önemli yeri olmasına rağmen, kamu kurumlarında yeterince kadro açılmaması ebelerin temel sorunlarının başında gelmektedir. Bu sorunların çözümü açısından personel eksikliğinin güvenceli-kadrolu istihdam politikası ile giderilmesi en önemli taleplerimizdendir. Ancak hükümet sağlık emekçilerinin iş güvencesi ile ilgili sorunlarını çözmek bir yana, güvencesizliği yaygınlaştırmaya devam etmektedir. Vekil, 4/C’li istihdam edilen veya aile sağlığı merkezlerinde kamu dışı aile sağlığı elemanı olarak çalışan biz ebe-hemşirelerin, kadro ve güvence beklentisi 2016-2017 toplu sözleşmesinde de karşılanmamıştır. Taşeron işçilere kadro düzenlemesine ilişkin çalışmalarda da bu statülerde çalışan ebe/hemşireler kapsam dışı bırakılmıştır.
“Sağlıkta Dönüşüm Programı” tüm sağlık alanı ve sağlık emekçilerinin olduğu gibi, ebelerin de mesleklerini yaparken yaşadıkları sorunların artmasına neden olmuştur. Özellikle birinci basamak sağlık hizmetlerinde önemli yer tutan ebeler, aile hekimliği sisteminde ana-çocuk sağlığı, gebe takibi vb. en önemli hizmetleri gereği gibi veremez duruma getirilmişler, bu sistemle aynı zamanda ebelerin adı da yok sayılmış, hekimle sözleşme yapacak "Aile Sağlığı Elemanı" olarak nitelendirilerek, meslekleri tamamen yok sayılmıştır. Geçmişten beri görev, yetki ve sorumluluklarının sınırlarının belirlenmemesine bu durumun eklenmesi görevlerini daha da muğlaklaştırmıştır.
Ebeler olarak; ASM ve TSM’lerde iş ve gelir güvencesizliği, yoğun nöbetler, düşük ücret ve riskli çalışma koşulları, hastanelerde de performans, neoliberal toplam kalite yönetimi anlayışı ve emekliliğe yansımayan ek ödemeler ve eke ödemelerin dağılımında adaletsizlik gibi sorunlar ile yüz yüzeyiz. Bunların yanı sıra sağlık hizmeti sunan kurumlarda şiddetin giderek tırmanması da ebelik mesleğinin “ağır ve tehlikeli işler” kapsamına alınmasını ve derhal harekete geçilmesini gerektirmektedir.
Türkiye’de ebeler olarak hem kamuda hem de özel sağlık alanında kendi iş tanımlarımız dışında başka işlerde de çalıştırılmaya zorlanıyoruz. AKP eliyle yürütülen neoliberal sağlıkta dönüşüm programı bizlerin mesleki sorunlarını daha da büyütmüş ve ebelik yardımcı sağlık elemanı algısıyla yürütülmeye başlanmıştır.
Ebeliğe ilişkin mesleki alan angarya ile her geçen gün daha da çok işgal edilmektedir. Ebelik mesleğinin görev sınırları belirsizleştirilerek mesleki bağımsızlığımız yok edilmektedir.
Sağlık alanında neoliberal dönüşümü gerçekleştiren AKP Hükümetleri eliyle yaratılan bu tablo sağlık hizmetinin her şeyden önce bir ekip hizmeti olduğunu yok sayan bir anlayışın ürünüdür.
Sağlığın ve toplumsal yaşamın en önemli dinamiği olan ebelik mesleğinin bağımsızlığı ve onuru için taleplerimizi bir kez daha hatırlatıyoruz.
1-Doğurgan nüfus başına düşen ebe sayısı mutlaka arttırılmalı ve personel açığı güvenceli-kadrolu istihdam ile giderilmelidir.
2-Ebelik yasası çıkarılarak iş tanımı muğlaklıktan kurtarılmalı ve ebeler angarya işlerle daha fazla yüz yüze bırakılmamalıdır.
3-Ebelik mesleği ağır ve tehlikeli işler kapsamına alınmalı ve ebeler adil bir biçimde fiili hizmet süresi zammından faydalandırılmalıdır.
4-Ek ödemeler emekliliğe yansımalı ve adil bir biçimde dağıtılmalıdır.
5-İş yerlerimizde maruz kaldığımız her türden riske karşı güvenceli ve güvenli çalışma koşulları sağlanmalıdır.
6-İşyerlerinde şiddet ve taciz çerçevesinde önleyici uygulamalar yaygınlaşmalı ve hukuki yardımdan kadro durumuna bakılmaksızın istisnasız tüm çalışanlar yararlandırılmalıdır.
7-Her iş yerinde 7 gün 24 saat açık, ücretsiz ve anadilinde kreş hizmeti sunulmalıdır.
Hakları ve geleceği için mücadele eden tüm ebeleri kutluyor ve mücadeleyi birlikte daha da yükseltmeye davet ediyoruz.
Haberler
-
2023 Genel Kurul İlanı
-
Birlikte Mücadele Edersek Birlikte Kazanacağız!
-
Bir Kez Daha SES’imizi Yükseltiyoruz!
-
Umudu Büyüten ve Paylaşan SES 27 Yaşında
-
1 Ağustos’ta İş Bırakıyoruz.
-
Sosyal Politika Yerine Sadaka Kültürünün Yaratıldı!
-
Üniversite Hastaneleri Üvey Evlat Gibi Görülüyor
-
Vatandaşın Sağlığı Kar Mantığı Ve Piyasa Koşullarına Teslim Edilmemelidir
-
Demokratik Çalışma İçin, Birlikte Örgütlenmeye, Mücadeleye!
-
2023 Yat Turumuz