Skip to main content
logo

Akdeniz Üniversitesi Tıp FakUltesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Doç. Dr. İlker Belek’in üniversite yönetimince üniversiteyle işliğinin kesilmek istenmesi yapılan bir eylemle protesto edildi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi A Blok önünde bir araya gelen sağlık emekçileri üniversite öğrencileri, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri Akdeniz üniversitesi yönetimini protesto ettiler.

“Üniversitede Hukuksuzluğa ve Baskılara Son” pankartı taşıyarak, “Rektör İstifa” “Baskılar Bizi Yıldıramaz”, “İlker Belek Yalnız Değildir” “Üniversiteler Bizimle Özgürleşecek” sloganları atan yüzlerce kişi üniversite yönetimini istifaya çağırdı.

Antalya dışından Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey 2. Başkanı Prof. Dr. Gülriz Erişgen, TTB Konsey Üyesi Dr. Osman Öztürk, TTB Merkez Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, TTB Genel Pratisyenlik Enstitüsü Başkanı Doç. Dr. Özen Aşut, Üniversite Konseyleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Erhan Nalçacı, İstanbul Üniversitesi Demokratik Üniversite Girişimi Sözcüsü Prof.Dr.Raşit Tükel, SDÜ Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof.Dr.Erol Eroğlu ve Prof.Dr.Onur Hamzaoğlu’nun, geldiği eyleme; Antalya’dan da çok sayıda dernek, sendika, meslek odası ve siyasi parti , başkan ve üyeleri de destek verdi.

İlker Belekle dayanışma eylemi destek veren SES Antalya Şubesi adına konuşan Şube başkanı Mustafa Kılınç :

“Bir taraftan ileri demokrasi nutukları atılırken diğer taraftan ülkemizin hızla tek adam diktasına doğru sürüklenmek istendiği çok hassas bir dönemden geçiyoruz. AKP iktidarı her geçen gün daha da otoriterleşen faşizan düzenine muhalefet eden herkesi potansiyel suçlu olarak görüyor.

Hak ve özgürlükleri için mücadele edenler, kuşatılan yargı,emniyet ve medya aracılığıyla ile bertaraf edilmesi gereken hedefler olarak gösteriliyor. Toplumu derin bir sessizliğe mahkum etmek için, başta muhalif demokratik kesimler olmak üzere insanca bir yaşam ve demokratik bir ülke isteyen herkes bu ucube demokrasinin baskılarından payına düşeni alıyor. Bu paydan nasibini alanlardan biride  Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. İlker Belek’tir. İlker Belek Halk Sağlığı alanın da son derece önemli bir akademisyendir. 25 yıllık akademik hayatına sayısız makale ve kitap sığdıran Belek, özellikle sağlık politikaları ve sağlık iktisadı alanında tartışmasız bir uzman haline gelmiştir. Yaptığı çalışmalar sadece sağlık alanında değil, toplumsal eşitlik ve sosyal devlet konusunda da Türkiye düşün yaşamına büyük bir katkı sağlamıştır.

Şimdi ise Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü’nün açtığı bir ikinci soruşturma ile işine son verilmek isteniyor. İlker Belek davası da artık akademik falan değil, düpedüz siyasi bir kovuşturmadır... Bu süreçte İlker Belek’in yanındayız” dedi.

Saat 11.00’dan itibaren hastane önünde toplanan öğretim üyeleri, asistanlar, öğrenciler, üniversite çalışanlarının yanısıra desteğe gelen demokratik kitle örgütü temsilcilerinin konuşmalar yaptığı eylemde hazırlanan ortak basın açıklamasını TTB Merkez Konsey 2. Başkanı Prof. Dr. Gülriz Erişgen okudu.

Yıldırma ve baskı uygulamalarının  AKP’nin özellikle son üç yılında tekil olaylardan çıktığı  ve çok yaygınlaştığına vurgu yapan Prof. Dr. Erişgen, “Üniversitelerde ilerici, aydın, yurtsever, sola açık bilim insanları ağır bir baskı altına alınmıştır. Baskı genellikle usulsüz ve haksız soruşturmalarla yürütülmektedir.” dedi.

Prof. Dr. Erişgen, baskı ve sindirme politikalarının kabul edilemez olduğunu belirterek, sürecin takipçisi olduklarını  ve bu uygulamadan sorumlu olanları tarih önünde suçlu ilan edeceklerini söyledi.

Açıklamanın ardından sloganlarla rektörlük girişine kadar yürüyenler, Demokratik Üniversite mücadelesini sonuna kadar sürdüreceklerini haykırdılar.

İLKER BELEK ÜNİVERSİTENİN ONURUDUR.

GERİCİLİĞİN ONU ÜNİVERSİTEDEN UZAKLAŞTIRMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ.

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. İlker Belek Halk Sağlığı alanında son derece önemli bir akademisyendir. 25 yıllık akademik hayatına sayısız makale ve kitap sığdıran Belek, özellikle sağlık politikaları ve sağlık iktisadı alanında tartışmasız bir uzman haline gelmiştir. Bu alanlarda eserlerine atıf yapılmadan üretilen bir akademik çalışmaya rastlanmaz olmuştur. Yaptığı çalışmalar sadece sağlık alanında değil, toplumsal eşitlik ve sosyal devlet konusunda da Türkiye düşün yaşamına büyük bir katkı sağlamıştır.

Şimdi ise Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü’nün açtığı bir ikinci soruşturma ile işine son verilmek isteniyor. Geçen yıl açılan soruşturmada dini semboller ile tıp eğitimi arasındaki ilişkiye dikkat çektiği için “eşitliğe aykırı davrandığı” gerekçesiyle suçlu bulunmuş ve maaş kesme cezası uygulanmıştı. Bu yıl ise Akdeniz Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği’nin bir basın açıklamasını okuduğu için hakkında Rektörlük tarafından tekrar soruşturma açılmış ve kendisine suçlu bulunması durumunda görevden çekilmiş sayılacağı bildirilmiştir.

Olay esastan yanlıştır. Ancak soruşturma özgürce düşünce açıklama, akademisyen bağımsızlığı ve üniversite teamüllerine tamamen aykırı olmanın yanı sıra hukuk dışı bir uygulama olarak da karşımıza çıkmaktadır. Her şeyden önce soruşturma  belirsiz kişilerin şikayet dilekçeleriyle başlatılmıştır. Bu kişiler özel yaşamı ihlal ederek Belek’e ait kişisel yazışmaları dilekçeye eklemişlerdir. Rektörlük ise bu kişiler için savcılığa suç duyurusunda bulunmak yerine Belek hakkında soruşturmacı atayarak süreci başlatmıştır. Dolayısı ise Rektörlük de hukuk karşısında soruşturulması gereken kurum durumuna düşmüştür.

Ancak buna benzer yıldırma ve baskı uygulamaları AKP’nin özellikle son üç yılında tekil olaylardan çıkmış ve çok yaygınlaşmıştır. Üniversitelerde ilerici, aydın, yurtsever, sola açık bilim insanları ağır bir baskı altına alınmıştır. Baskı genellikle usulsüz ve haksız soruşturmalarla yürütülmektedir.

İleride Akdeniz Üniversitesi Rektörü ve yardımcılarını bazı tarih araştırmacılarının dışında hatırlayan çıkmayacak, ancak İlker Belek’in işine son verilmesi durumunda Akdeniz üniversitesi’nin ve genel olarak Türkiye üniversite dünyasının yüzüne yıllarca kalacak bir kara leke sürülmüş olacaktır.

 

Biz aşağıda imzası olan meslek örgütleri, sendika ve dernekler olarak yapılan uygulamaya bir an önce son verilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde sürecin takipçisi olacağımızı ve bu uygulamadan sorumlu olanları tarih önünde suçlu ilan edeceğimizi  kamuoyuna duyuruyoruz.

İlker Belek üniversitenin onurudur. Elinizi ondan çekin.

Türk Tabipleri Birliği

SES Antalya Şubesi

Eğitim Sen Antalya Şubesi

Onurumuzu Savunuyoruz Hareketi

Üniversite Konseyleri Derneği

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği

İnönü Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği

Isparta SDÜ. Öğretim Üyeleri Derneği,

Akdeniz Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği,

Van Öğretim Elemanları Derneği

Ege Öğretim Elemanları Derneği